ÖLÜMLÜLER NEDEN SEVİŞİR?
- Murat Utkucu
- 21 Ağu 2022
- 3 dakikada okunur

Saygıdeğer Hanımefendi
Şehveti seviyorum;
bu benim için inkâra gelmez bir hakikat
Bilmekteyim lâkin,
Memelerinizde saklı da değildir sırrı hayat
Dudaklarınızın ateşinde tutuşup
nefesinizin esintisinde serinlemek düşü bile
fena etse de içimi
Bilmelisiniz ki muhteşem memeleriniz bile
dindirmeye yetmez
yok oluşun ruhumdaki çaresiz dehşetini
Parmaklarıma sözüm geçmiyor evet!
İçimde nasıl da kahredici bir istek
Okşamak için üst dudağınızda dalgalanan belli belirsiz tüyleri
Burun deliklerinizden fışkıran öfkeniz bile
kemirilmiş tırnaklarımı uyuşturmaya yetiyor
Ne güzel şey ihtirasa yenik düşmek!
Seçkin ve zarif hanımefendi,
İtiraf ediyorum ki seviyorum şehveti, evet!
Ve fakat söylemenize gerek yok.
Biliyorum aşk limiti sıfır iken
sadece sonsuzda birleşebilir gövdelerimiz
ki Zerdüşt de böyle isterdi,
Lâkin anladığınızı sanmıyorum
ihtirasımın sebebi şiddetini
Alyansınızla oynuyorsunuz kaç dakikadan beri bakmadan gözlerime,
gerginsiniz belli!
Sahi bir kadın neden çeker mıknatıs gibi erkeği?
Testosteron seviyesindeki artış
açıklamaya yeter mi akıl almaz gelgitleri
Bir erkeğin gövdesini yemekle meşgûl bir kadın,
masal aleminden kaçmış bir vampir mi sadece!
Kırmızı vampirin dudaklarından kopup sessizce
diyorum ki ben de
Sonsuz yalnızlığımızda, bir an için bile olsa
Ölümü imkânsız kılmaktır sevişmek!
Varlığın geçici mührünü kadın bedenine işlemek,
Sahte Ab-ı Hayatı içmek için kana kana
dudaklardaki testiye ağzını dayamaktır sevişmek!
Sevişmek intihara benzer biraz.
Çaresizliğimize çare gibi durur ellerimizde…
Ah, Unutmak ne mümkün ölüm sancısını
Bir kadının cilalanmış mavi teninde,
Kıymetli ve asil Hanımefendi, henüz gençsiniz,
Belki kulaklarınızda çınlayan kelimelerim
yırtıyor anlam dünyanızı pek edepsiz.
Ama uzak değilsiniz inanın bana
Azrail’inizden kaçıp da sığınmak için kollarıma…
O zaman gözyaşlarıyla kucaklaşırız belki
Itır kokan bir tas zeytinyağına bandırılmış ekmek gibi
bırakırım bedenimi avuçlarınıza
Ağlayarak sevişebiliriz sizinle o zaman belki
Neden ağladığımızın bilincinde
Kibar ve hassas Hanımefendi,
Sizi üzmek istemezdim
İsterseniz şimdi gidebilirim.
Evet şimdi!
Erotizmin ucuz bir repliği sanmaya devam edin siz de
bunaltıyla akan kelimelerimi
Ve her cumayı ertesine bağlayan gece
koynunuza alın sevgilinizi…
Beş günlük periyodlar ehli sünnet için idealdir;
Rahip Luther yedi günde karar kılmış, bilemiyorum sebebini.
Lâkin mesele süre değil ki!
Ürktükçe ölümün şiddetinden daha fazla arıyorum belki de şehveti
aşkın labirentlerinde bir fare gibi…
Hayır! Korkmayınız lütfen beyaz peynirim, siz değilsiniz!
Kobayınız da değilim kâlp kapakçıklarınızda yolunu yitirmiş
Ama hayat ve ah hakikatine uzak düştüğüm tanrı
hepimizi kobayı yapmış da koşturup duruyoruz aklın çıkmaz sokaklarında
Farkında değilsiniz? Sahi! Neden acaba?
Evet Hanımefendi,
Şehveti seviyorum çünkü
Sonsuz korkularımızda anlık bir yırtılmadır sevişmek!
Sevişmek, cellâdından kaçabilmek için bir bedenin ötekine tutunmasıdır.
Ötekinin teninde var olma çabasıdır sevişmek.
Gecenin ortasında duvardaki çatlaktan sızan gün ışığı yalanıdır sevişmek….
Şehvet sadece bir keyif hali mi sizce?
Bir kadın sevişirken erkeğin bedeninde doğar, büyür, olur,
Olmak, bütün halleriyle olur sevişirken bir kadın erkeğin bedeninde…
Zaman bir kadının bedeninde durur sevişirken bir erkek,
yelkovan kopar yerinden,
akrep kendini sokar, zemberek boşalır
Ölmek bütün halleriyle ölür sevişirken bir erkek kadının bedeninde
Kıymetli Hanımefendi lütfen yanlış anlamayınız kalbimden geçenleri,
İhtirasımın güzel memelerinizle hiçbir ilgisi yok inanın,
Ama “Şehvetten ibaretsiniz”
diye küçümsüyorsunuz ya beni
Bilmiyorsunuz ki arzularım
idam mahkûmunun, infaz erteleme heyecanıdır sadece…
Kanayan bir vampir arıyorsam geceleri,
şafakta beni bekleyen hazır kıtayı unutabilmek içindir
ve lütfen bakmayın bana öyle
hayatta hep masumu oynadım ben
sancılarımın şiddetini tartışacak değilim sizinle
Saygıdeğer Hanımefendi,
İtiraz ediyorsunuz; haklısınız da…
aşksız sevişmeler öksüz bir çocuğa benzer, kırılgan, mızmız,
yarısı yenmiş bir elma
Görülen o ki ten uyuşmazlığı var aramızda
Ten grubum hüzün Rh Negatif
Sizin akılcı teniniz hep Pozitif hep Pozitif
Kumral etiniz parlıyor muhafazakâr güneşiniz altında…
Güneşiniz sarı sıcak, yakıcı ama tenim için nasıl da kanserojen
Bense sizin için raydan çıkmış kömürü bitmiş kara bir tren…
Söylemiştim ya sizi üzmek istemem, uzak durmalıyım etinizden…
Nazik ve Seçkin Hanımefendi,
Artık ayrılık vakti….
Saygıyla eğiliyorum huzurlarınızda
Alyanslı metalik elinizi yavaşça alıyorum avuçlarıma,
Uzayıp giden bir nehre benzeyen işaret parmağınıza beyaz bir inci tanesi bırakıyorum dişlerimin arasından ve çekiliyorum sularıma…
Müteşekkirim bir iki mısra eşlik ettiğiniz için derin yalnızlığıma,
Dostumsunuz ve öyle kalacaksınız,
bilmenizi istedim noktadan önceki son satırda.
Kösedere Karaburun, 12 Ağustos 2006 Cumartesi 15:51
Comments